Silahla poz veren müdür... O fotoğrafın ve sonrasında yaşananların hikayesi

Erbaa İlçe Milli Eğitim Müdürü Bekir Aslan, köy okullarını ziyaret fotoğraflarını paylaşırken eli silahlı pozunu da sosyal medyada paylaşınca eleştiri aldı. Eli silahlı müdür eleştirisi birden farklı bir hal aldı, müdürün milletvekili olan ağabeyi hedef tahtasına konuldu, mesele siyasi mecraya çekildi. Yazarımız Cemal İncesoyluer o fotoğrafı ve sonrasındaki tartışmaları analiz etti.

  • 1755

(HABER PLATOSU - ÖZEL) 

 

(CEMAL İNCESOYLUER)

İşte bu doğru değil

Erbaa İlçe Milli Eğitim Müdürü Bekir Aslan’ın önce sosyal medyada, peşinden de ulusal medyada ki “silahlı pozu”, eleştiriden öteye linç girişimine kadar vardırıldı.

İşte bu doğru değil!

 

Bekir Aslan’ın ilçeye bağlı Ortaköy, Çanakçı ve Çermik köyü ilköğretim okullarına ziyaret yapmasının ardından, dönüş yolunda silahını çekip, havaya birkaç el sıkması bir haber olabilir ama, bu pozunu aynı Bekir Aslan’ın facebook hesabından paylaşması, akıl dışı bir davranıştır.

İşte bu doğru değil!

 

Özellikle ulusal haber ajans ve gazetelerde yer alan bu olay, Bekir Aslan’ın Tokat Milletvekili Zeyid Aslan’ın kardeşi olduğu belirtilerek, esas amacında Zeyid Aslan olduğunu anlamamak için ahmak olmak gerekiyor. Boş bulunup böyle bir yanlışlığa düşen Bekir Aslan üzerinden ağabeyi Tokat Milletvekili Aslan’a yüklenmek, yıpratma şehvetiyle geçmişe atıfta bulunarak haber yapmak, maksadı daha anlaşılır hale getirmiştir.

İşte bu doğru değil!

 

İslam kaynaklarında da, Cevdet Paşa’nın “Mecellesinde” de, medeni hukukumuzda da, birisinin yaptığı suçu, anne, baba, ebeveyn veya kardeşe yüklenemeyeceği sarih olarak ortadayken, söz konusu haberin içeriğine baktığınızda, basbayağı kardeş Aslan üzerinden milletvekili Zeyid Aslan’a doğru namluların çevrildiğini, hatta “önce nişan alıp, sonra ateş edildiği” alenen görülmektedir. Böylesine bir ön yargı, toplumu kin ve nefrete sevk eden hoddam bir yayıncılıkla karşı karşıyayız.

İşte bu doğru değil!

 

Öte yandan, CHP Tokat Milletvekili Kadim Durmaz’ın derhal sorunu fırsata çevirme gayretiyle konuyu TBMM gündemine taşıyarak, 8 sorudan müteşekkil soru önergesini cevaplamak üzere Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’ya verdiğini görüyoruz. Vekil Durmaz’ın mahut 8 sorusuna tekrar tekrar okumama rağmen, çözüme yönelik ya da sorun tespiti bakımından hiçbir yaraya merhem olabilecek bir parantez açmadığını gördüm. Belli ki, Tokat’ın hiçbir sorunu kalmamış olmalı ki, CHP’li vekil bir soru önergesi vermiş olabilmek için “fırsat bu fırsattır” demiş ve mevzuyu tribünlere oynama coşkusuna düşmüş.

İşte bu doğru değil!

 

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'ya yönelttiği soru önergesinde çok önemli ve çarpıcı sorular soran CHP’li Kadim Durmaz, “Okul ziyaretinde, Milli Eğitimde yönetici konumunda bulunan bir eğitimcinin elinde silahla, havaya ateş açarken görüntülenmesi, bu görüntülerin kamuoyuyla paylaşılması etik ve ahlaki kurallara, eğitim ahlakına uygun değildir. Bu davranış öğrenciler için olumsuz örnek teşkil etmektedir” ifadelerini kullanmış. Türkiye’nin bulunduğu ortamı bilmek için çok özel bilgi ve araştırmaya gerek yok. Yerelde de Tokat’ın birikmiş sorunları içerisinde böylesine bir konunun TBMM gündemine taşınması çok ilginç.

Üstelik, olayın öznesi kişinin AK Parti Tokat Milletvekili Av. Zeyid Aslan’ın kardeşi olmasını “siyasi fırsatçılık” olarak algılanarak, bu tür soru önergeleri verilmesi, Türk Milleti engin sağduyusuyla değerlendireceğinden hiç kuşkum yok.

Artık siyaset, ahlaklı ve rasyonel yapılmalıdır.

“Kasaba politikacılığına” yüksünen, geçici olarak tribünlerde görünmeyi sağlayacak ve ülkenin temel sorunlarını ıskalatan bu tür küçük çabalar, siyasette asla kalıcı olamaz.

Doğu ve Güneydoğu’da PKK terör örgütüyle yapılan etkin mücadelede; nelerin yaşandığını ve asken/polisin elinde neler olduğunu biliyor mu? Okulları basan teröristlerin sırtlarındaki çapraz keleşlerin ne manaya gelmediği vehmediliyor mu? Bütün bunlara rağmen, salt muhalefetlik adına büyütülen bu haberler, Türkiye’nin zamanını israf etmektedir.

İşte bu doğru değil!

 

Mal bulmuş mağribi gibi olayın üstüne atlayan “malum medya”, adeta sinekten yağ çıkarma gayreti içerisindedir. Şayet dünkü günahların çetelesi çıkarılsa, soru önergesi veren vekilinde ciddi daralacağı konular gündeme taşınabilir. Bunun yapılmasını da doğru bulmam ama, kardeşin suçunu ağabeye yükleme fırsatçılığı da çok ayıp işler. Bu kin ve garez, önce kişinin kendisine zarar verir.

 Bunu da söylemiş olayım…

 

Bakmadan Geçme