Aydın Keskin

Yol uzun, yürüyüşe devam...

Aydın Keskin

  • 2091

Seçim sonucunun hemen akabinde;

TBMM açılmadan önce İslam âlemine bildiri yayımlayan, Meclis'i de Osmanlı'da bile görülmedik derecede "İslami" tarzda açan kimdir?

Atatürk... 

Meclis'in açılışından üç gün sonra Lenin'e mektup yazan ve zaferden sonra "Bolşeviklere benzeyen bir ekonomik düzen" kuracağını söyleyen kimdir?

Atatürk... 

 

O dönemde "Emperyalizme ve Kapitalizme karşı bütün doğu milletlerinin, bütün mazlum milletlerin kurtuluşu için" savaştığını söyleyen kimdir?

Atatürk..

 

Büyük Zafer'den sonra Lozan'da diplomatik savaş sürerken İzmir İktisat Kongresi'nde konuşup Avrupalılara; "Kapitülasyonlara karşıyız ama yabancı sermayeye açığız" mesajını gönderen kimdir?

Atatürk..

 

Yine o dönemin ünlü Fransız gazetecisi  Maurice Pernot'ya "Biz daima Batıya yürüdük" diyen,amacının "Avrupa Türkiye'si, daha doğrusu Batıya yönelmiş bir Türkiye olduğunu" söyleyen kimdir?

Atatürk..

 

Siyasi alanda, bir dönemde "Allah'ın çalışın emrine uymadığımız için" geri kaldığımızı söyleyen ve  "Sultanlar yüzünden Avrupa ile yoğun ilişkiler kuramadığımız için geri kaldığımızı" söyleyen kimdir?

Atatürk..  

 

Tek parti ve kuvvetler birliği rejimini savunan, 1930 yılında, işlerin kötü gittiğini dikkate alarak, "Çözümü buldum, bir muhalefet partisi lazım bize" diyerek demokrasi tecrübesine girişen kimdir?

Atatürk..

 

 "6 Ok"a devletçilik ilkesi eklenirken, liberal ekonomiyi "Sömürge Ekonomisi" olarak niteliyen, birkaç yıl sonra "Devletçi" İnönü'yü uzaklaştırıp,"Türkiye'nin en büyük iktisatçısı" diye övdüğü "Lliberal" Celal Bayar'ı Başvekil yapan kimdir?

Atatürk..

 

Yabancı sermaye ve kredi almak için Şükrü Saracoğlu'nu Amerika'ya gönderip, "Kaç milyonerimiz var ki?" diyerek daha çok sayıda kapitalist yetiştirilmesini isteyen kimdir?

Atatürk..

 

İkinci Dünya Savaşı yaklaşırken İngiltere ile ittifak yapmak için İngiliz Büyükelçisi Sir Percy Lorain'e ısrar eden kimdir?

Atatürk..

....

Atatürk:

Türk ve dünya tarihinin çok farklı üç dönemini yaşadı; Birinci Cihan Savaşı, savaş sonrası kaotik ve devrimci dünya ve de 1929'da dünya ekonomisinin çöküşü.

 

Bu dönemlerden birine saplanıp kalmadı. 

Atatürk'ün en önemli özelliği, dogmatik değil, pragmatik olmasıdır.

İçinde bulunduğu değişik şartları iyi analiz eden, ona göre yeni söylemler, politikalar geliştiren bir dehaya sahiptir.

Göremediği "İkinci Cihan Savaşı Sonrası" dünyanın, hele de günümüzdeki "küresel" dünyanın sorunları ve dinamikleri konusunda ne düşünür, nasıl davranırdı?

Belkide bu soru yanlıştır, bilim dışıdır, metafiziktir!!

Atatürk;kendi zamanında bile görüş ve icraatının sistemleştirilmesine izin vermemiş, mesela bunu yapmak isteyen Kadro Dergisini bile kapattırmıştır..

Düşünmek lazım.!!

...

 

Bugünkü çağda Türkiye'nin ve dünyanın sorunlarını ve dinamiklerini anlamak için bakacağımız yer, sorunlarıyla ve dinamikleriyle çağın kendisidir. 

O zaman da değişik görüşlerle, fikirlerle karşılaşıyoruz tabii. 

Modern toplum kaçınılmaz olarak "çok-fikirli" dir.

Değil mi.!

 

Elbette Atatürk'ün temel doğruları vardı.

Bunları "vatanseverlik" ve "muasır medeniyet" diye iki ana başlık altında toplamak mümkün. 

Ama alt başlıklar, dönemlere göre değişir.

 

Türkiye Cumhuriyeti, bu esnekliğe sahip olduğu içindir ki;Tek partiden demokrasiye, devletçilikten piyasa ekonomisine geçebildi. 

 

Bugün Türkiye iktisaden olduğu gibi, fikir ve sanat bakımından da dünkü Türkiye'den daha gelişmiştir.

İktibas..

Ezberleri bozmak için gerekli gördüm.

 

Yol uzun, yürüyüşe devam... 

Yazarın Diğer Yazıları