Eyüp Güzel

Kürdün eğitim yolunda açılan hendekler

Eyüp Güzel

  • 1718

Kürt neslinin eğitim yolunda açılan hendekler, “Ana Dilde Eğitim” söylemlerinin bir aldatmaca ve başka bir kargaşa çıkarmanın kılıfı olarak kendini gösteriyor.

7 Haziran 2015 seçimlerinde “Türkiyelileşeceğim” söylemiyle sahaya çıkan ve hayatı boyunca hiç görmediği kadar geniş kitlelerden fırsat yakalayan HDP, seçimin ardından maskeyi daha fazla taşıyamadı.

Eski Türkiye’nin Devlet aklında red, inkar ve asimilasyon politikalarının AK Parti marifetiyle nefessiz bırakılmış ve tedavülden kaldırılmış olmasına rağmen, Türkiyelileşme iddialarında bulunan HDP’nin geçmişte kaldığını görüyoruz. Kürt neslinin özellikle “Eğitim” dünyasında açtığı hendeklerle HDP, eski Türkiye’de kalmakta ısrarcı olduğunu gösterdi.

Pkk, Hdp, Dbp, Kck ve bu tür yapıların arka bahçesi olan sendika-dernek-oda gibi çeşitli sivil toplum örgütleri, Kürt insanının yeni kuşağını eğitim yolunda türlü hendeklerle kuşatma altında tutuyor.

AK Parti tarafından devlet kanalında Kürtçe televizyon açıldı. Kürtçe şarkılar, Kürtçe haberler, Kürtçe programlar… Hepsi Devletin resmi kanalındaydı. Ülkemizde belki de sessiz bir devrim sayılacak bu uygulamaya karşı PKK ve siyasal uzantısı “Eyvallah” demesini beklemiyorduk. Ama en azından “Kürtleri kandıramazsınız” çıkışlarıyla hendek kazmamalarını bekledik. İşin bir başka ilginç tarafı ise TRT-Şeş’e ülkenin Batısındaki ulusalcı ve Türk milliyetçilerinden gürültü beklerken asıl ve en çok gürültüyü Kürtler adına hareket ettiğini söyleyen dağ kadrosu ve siyasal uzantıları çıkardılar.

Her eğitim-öğretim yılının başlangıcında Türkiye’nin her tarafında öğrenciler ve velileri için heyecan ve telaşlı koşuşturmalar haftalar öncesinden başlar. Son yıllarda neredeyse her eğitim-öğretim yılının bu dönemlerinde Kürt aileleri ve çocukları ne yazık ki sırf Kürt oldukları için yine yeni bir sorunla karşı karşıya kalmaktadır. Sırf Kürt oldukları için diyorum çünkü nasıl davranmaları gerektiğini emredecek ve kendileri adına hareket ettiğini iddia eden ve “ben anlamam okulu boykot edeceksin!” diyen bir örgüt var. Kürtçe’nin seçmeli ders olarak müfredata girmesi, üniversitelerde Kürt Dili ve Edebiyatı bölümlerinin açılıyor olması ve Kur’an-ı Kerim’in Kürtçe mealinin de bastırılmış olması bu kesimlerde hep yeni bir hendek olarak karşılık buldu.

Yeni Eğitim-Öğretim yılının ilk zili çaldığında heyecan; öğrencisinden-velisine, öğretmeninden-okul idarecisine kadar herkesi kuşatıyor. Ancak bu heyecandan Kürt çocuklarına ve velilerine “nasiplenmeyeceksin” diyen bir örgüt var ve varlığını ölüm soğukluğunda gösteriyor.

Kürdün eğitim yolunda açılan hendekler sadece “okulları boykot” çağrılarıyla da sınırlı kalmıyor. Yapılan gösterilerde “molotoflanacak yerler” olarak okulların, kütüphanelerin, halk eğitim merkezlerinin tercih ediliyor olması bir tesadüf değil, Kürdün çocuğuna eğitim yolunda açılan bir hendek olarak bilinçli bir politikadır.

Örneklerinin daha da çeşitlendirilebileceği tüm bu hendekler Kürdün yolunda açılırken, “okulu boykot” talimatı verenlerin çocukları, özel kolejlerde eğitimlerine aralıksız devam ettiği ne yazık ki hep görmezden gelindi.

Yazarın Diğer Yazıları