Cumhuriyet'in 100'üncü yılında üzgünüm…

        Yıldırımlar yaratan bir ırkın ahfadıyız,
         Tufanları gösteren, tarihlerin yâdıyız,
         Kanla, irfanla kurduk biz bu Cumhuriyeti,
         Cehennemler kudursa, ölmez nigâhbanıyız.

Balık suyun kıymetini sudan çıkınca anlar, sudan çıkarılınca suya kavuşmak için öyle çırpınır ki… Çoğu zaman tekrar suya kavuşmak da mümkün olmaz ve ölür!...

Türk Milleti olarak biz de, kırık-dökük de olsa Cumhuriyetimizin kıymetini pek anlamadık galiba. Ta ki, İslamcı ya da bir diğer adı siyasal İslam’ın iktidarı ile tanışana kadar.

100 yıl önce vatanımızın bir parçası olan; Suriye, Irak, Filistin, Lübnan, Ürdün ve diğer ülkelere bakınca da cumhuriyetin ne anlama geldiğini kolaylıkla anlayabiliriz.

AKP düzeni (Adını siz koyun) Cumhuriyete karşı mesafeli ve rövanşız bir tutum içerisinde değil mi? “Faiz ‘nas’dır, ‘nas’a karşı gelemeyiz” demek dahi sistemi ortaya koymuyor mu?

2018 yılında da Cumhuriyet Bayramını kutlamamak, gölgelemek için o gün İstanbul Havalimanı'nın açılışı yapılmadı mı?

Siz, cumhuriyet sayesinde, demokrasi sayesinde iktidardasınız, cumhuriyet sizin velinimetiniz değil mi?

Siz mağdurları oynayarak cumhuriyet sayesinde seçimle geldiniz iktidara, biz Kanla, irfanla kurduk bu Cumhuriyeti, Cehennemler kudursa, ölmez nigâhbanıyız.

Evet, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına erişmekten dolayı çok mutlu olmam gerekirdi ama içimde nedense bir burukluk var. 100'üncü yılda cumhuriyeti hararetle savunan, anlamını ve değerini bilenlerin iktidarında daha bir coşkuyla, anlamıyla kutlayabilmeliydik. Kutlamalar bir yıl öncesinden başlamalı ve yıl içerisinde cumhuriyetin nasıl kurulduğu, fazilet ve değeri gençlerimize anlatılmalıydı. Şu naçiz bedenimi 100'üncü yıla eriştiren Rabb'ime şükürler olsun ama hüzün var içimde, anlayın dostlar…

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından Cumhuriyet'in 100. yılına özel etkinlikler başlığı ile yapılan açıklamaya bir bakın, Cumhuriyetin 100’ncü yılını değil de AKP iktidarının 20’nci yılını kutlamaya dönüştürülmüş. Açıklamada sıkça AKP’nin sloganı; ‘Türkiye Yüzyılı’ ifadeleri kullanılmıştır. İletişim Başkanlığının açıklamasının tamamını yazımızın sonuna ekleyeceğiz, meraklılar okuyabilir.

Cumhuriyet Haftası nedeniyle; havai fişek,  dron ve diğer ışıklı içi boş gösteriler yerine bolca Cumhuriyetin fazileti, önemi ve cumhuriyeti nasıl kurduğumuz, kuranların yadedilmesi, anlatılması gerekmiyor muydu?

Buyurun Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından, Cumhuriyetimizin 100’ncü yıl kutlamaları hakkında yaptığı açıklamadan bir bölüm:

“İstanbul Üsküdar Meydanı'nda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Hayallerim vardı. Bu hayalleri tek tek gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyorum." sözlerinden yola çıkılarak hazırlanan Recep Tayyip Erdoğan Özel Sergisi'nde ise son 20 yılda Erdoğan'ın liderliğinde hayallerden gerçeğe dönüşen projeler dijital deneyim alanında sergilenecek. Dijital son teknolojinin kullanıldığı sergide 360 gösterim alanları olacak.”

Cumhuriyet denilince ilk akla gelen ATATÜRK, Atatürk denilince de ilk akla gelen CUMHURİYET’tir. Yazacak o kadar çok mevzu var ki, ben yazarım yazmasına da okuyucu dostlarımız uzun yazıları pek sevmiyorlar. Burada sözü Aziz Atatürk’ümüze bırakıyorum, Cumhuriyeti onun kadar güzel anlatamam:

“Cumhuriyet, demokratik idarenin tam ve mükemmel bir ifadesidir. Bu rejim, halkın gelişimini ve yükselişini sağlayan, onlardan esirlik, soysuzluk, dalkavukluk hislerini uzaklaştıran bir yoldur.”

“Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.”

“Türk milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir.”

“Cumhuriyet; Düşüncesi hür, anlayışı hür, vicdanı hür nesiller ister.”

“Cumhuriyet, yeni ve sağlam esaslariyle, Türk milletini emin ve sağlam bir istikbal yoluna koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı güvenlik itibariyle, büsbütün yeni bir hayatın müjdecisi olmuştur.”

“Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak olan sizlersiniz”

“Benim naçiz vücudum nasıl olsa bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyen yaşayacaktır.”

“Cumhuriyetimiz öyle zannolunduğu gibi zayıf değildir. Cumhuriyet bedava da kazanılmış değildir. Bunu elde etmek için kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık. İcabında müesseselerimizi müdafaa için lâzım olanı yapmağa hazırız.”

“Cumhuriyet düşüncede, bilgide, sağlıkta güçlü ve yüksek karakterli koruyucular ister.”

“Bütün dünya bilsin ki, benim için bir yandaşlık vardır: Cumhuriyet yandaşlığı, düşünsel ve toplumsal devrim yandaşlığı. Bu noktada yeni Türkiye topluluğunda, bir bireyi bunun dışında düşünmek istemiyorum.”

“Dünya üzerinde yaşamış ve yaşayan milletler arasında demokrat doğan yegâne millet Türklerdir.”

“Hükümetlerin icraatı menfi olup da millet itiraz etmez ve iktidarı düşürmezse bütün kusur ve kabahatlere katılmış demektir.”

“Çağdaş bir Cumhuriyet kurmak demek, milletin insanca yaşamasını bilmesi, insanca yaşamanın neye bağlı olduğunu öğrenmesi demektir.”

“Az zamanda çok büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti’dir.” 

                                               Mustafa Kemal ATATÜRK